Çaycuma ilçesinde 2012 yılında köprünün çökmesi sonucu Filyos Nehri’ne düşerek yaşamını yitiren 15 can için anma töreni yapıldı.
6 Nisan 2012’de ilçemiz girişinde bulunan 252 metrelik köprünün 48 metrelik bölümü bir anda çöktü. O esnada köprüde yürüyen 4 kişi ve 11 kişinin içinde olduğu bir minibüs köprüyle birlikte Filyos Nehri’ne düştü. Aradan geçen 11 yıla rağmen kayıp olan dönemin belediye başkanı Mithat Gülşen’in yeğeni üniversite öğrencisi Sezgin Gülşen (21), Kadın Saraç (49), Tahir Özkara (66) ve Necati Azaklıoğlu (59) ise bulunamadı.
Köprü olayının yaşandığı yerde her yıl olduğu gibi bu yıl da anma töreni düzenlendi. Törene Çaycuma Kaymakamı Mehmet Göze, Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, Cumhuriyet Başsavcısı Yavuz Cengiz, İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Samet Tonga, İlçe Emniyet Müdürü Uğur Duman, İlçe Askerlik Şube Başkanı Astğ. Hüseyin Yüksel, Bakacakkadı Belediye Başkanı Oktay Albuz, Perşembe Belediye Başkanı İsmail İnam, STK temsilcileri, siyasi partiler, faciada hayatını kaybedenlerin aileleri katıldı. Hayatını kaybeden 15 can için Kur’an-ı Kerim okunarak dualar edildi. Ardından Filyos Nehri’ne karanfiller bırakıldı.
GÖZE; “HEPSİNİ RAHMETLE ANIYORUZ”
Törenin ardından Kaymakam Mehmet Göze yaptığı açıklamasında; “11 yıl önce burada hayatını kaybedenler vatandaşlar için anma merasimi nedeniyle burada bulunduk. Kur’an tilavetiyle programımıza başladık. Ruhlarına hediye ettik. Hepsini rahmetle anıyoruz. Hem ilçemiz özelinde hem ülkemiz genelinde bu tip facialardan afetlerden bir an evvel uzaklaşmak, kurtulmak ve başımıza gelmemesi temennisiyle buradan bunu neticelendiriyoruz” dedi.
ÖNLEYİCİ TEDBİRLER ALARAK BU TÜR OLAYLARIN TEKRAR YAŞANMAMASINI SAĞLAMALIYIZ
Belediye Başkanı Bülent Kantarcı tören sonrasında yaptığı açıklamada” 6 Nisan 2012 de büyük bir felaket yaşadık. Türkiye günlerce buraya kilitlendi, televizyonlar günlerce canlı yayın yaptı. 15 vatandaşımızı burada kaybettik, hatta bu vatandaşlarımızın 4’ünün cansız bedenlerine hâlâ ulaşılamadı. Günlerce insanlarımız bu nehir kenarında kaza geçirenlerin ardından buradan ayrılmadı. Günlerce ölülerimizi bulmak için çaba sarf ettik. Bu tür olayları aslında biz kaza diye nitelendiriyoruz ama kazadan ziyade göz göre göre ‘Ben geliyorum’ diyen olaylar. Bizim bu anmalarımızın ardında yatan şey elbette ölenlerin ardından dua okumak ve onlara rahmet dilemekle beraber bir anlamı daha var, önleyici tedbirler alarak bu tür olayların tekrar tekrar yaşanmamasını sağlamaktır.” Dedi
500 YIL OLMAYAN DEPREM, 500 YIL SONRA GELDİ CANIMIZI ALDI
Bu tür olayları yaşamamak için iyi günlerde tedbir alınması gerektiğini söyleyen Başkan Kantarcı, “Tabiat olayları belli zamanlarda tekrar eden ve önüne ne gelirse katıp götüren olaylar. Biz ‘Nasıl olsa bir şey olmaz’ diyerek tedbirsiz davranırsak, günün birinde büyük felaketlerle karşı karşıya kalmamız kaçınılmaz. Mesela Güneydoğu Anadolu bölgemizde, 6 Şubat’taki deprem de buna benzer bir olay. 500 yıl deprem olmamış. 500 yıl olmamış ama 500 yıl sonra geldi canımızı aldı bizim, on binlerce insanımızı kaybettik, şehirlerimiz yok oldu. Ben tekrar buradan bütün Türkiye’ye çağrıda bulunmak istiyorum, bu tür felaketleri yaşamamak için iyi günlerde normal günlerde tedbir almamız lazım. Özellikle deprem ve sel felaketi Türkiye’nin gündemine sık sık geliyor. Bu yüzden bunlarla ilgili koruyucu tedbirleri hep beraber işbirliği içinde almamız lazım. Ben tekrar hepimize geçmiş olsun diyorum. Allah tekrarını önlesin diyorum.” diyerek sözlerini tamamladı.